GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL

Bazı hayatlar dışarıdan bakıldığında kusursuz görünür: Güzel bir ev, düzenli bir yaşam, huzurlu bir ortam... İnsan ister istemez iç geçirir:

“Ne şanslı biri, ne güzel bir hayatı var!”

Ayfer’in hayatı da tam olarak böyle görünüyordu. Bugün, evet, güzel bir evde yaşıyor; pek çok insanın hayalini kurduğu imkânlara sahip. Mutlu, huzurlu ve en önemlisi de şükrederek yaşıyor.
Ama bu tabloyu sadece bugünden ibaret sananlar, onun gerçek hikâyesini bilmiyor.

Onu ilk kez tanıyanlar, evine ilk kez gelen misafirler şaşkınlıklarını gizleyemiyor:
“Aaa, ne güzel bir evin var. Ne rahat bir hayatın olmuş.”
Ama kimse durup da şu soruyu sormuyor:
“Acaba bu noktaya gelene kadar hangi yollardan geçti?”

Bir Göz Odadan Bugüne

Çoğu zaman yalnızca sonucu görüyoruz. Oysa o sonucun ardında görünmeyen nice sebep, dökülen alın teri, sabırla örülmüş yıllar var.

Ayfer, yıllarca arabasız yaşadı. Daha çocuk yaşta ailesinin sorumluluğunu omuzladı. Evlendiğinde bir evi bile yoktu; bir göz odada kurdu yuvasını. Ama mutluydu. Çünkü onun mutluluğu; eşyaya, metrekareye ya da gösterişe bağlı değildi.

Yıllarca kayınvalidesiyle aynı çatıyı paylaştı. Sabretti, geçindi, anlaştı. Hayat onu türlü sınavlardan geçirdi. Ama o her zaman şükretmeyi bildi. Elindekine razı olup, daha iyisi için çalıştı.

Bugün gördüğümüz huzur; dün harcanan çabaların, sessiz duaların ve sabırla atılan adımların meyvesi.

Kıyas Yapmadan Önce Bir Durup Düşün

Hayat sadece sonuçlardan ibaret değildir. Her sonucun ardında görünmeyen sebepler, göğüs gerilen zorluklar, sabırla geçilen yollar vardır. Ama çoğu zaman biz yalnızca sonuca odaklanırız. Güzel bir ev, huzurlu bir yaşam, yerleşmiş bir düzen görürüz… ve sadece o “paketi” isteriz. Oysa unutmamalıyız: Her paketin içinde kolaylık kadar zorluk da vardır.

Ayfer’in bugününe özeniyorsak, dünündeki mücadeleyi de görmeye çalışmalıyız. Çünkü hayatın ışıklı vitrininde gördüklerimiz, çoğu zaman karanlıkta yaşanan çabaların meyvesidir. Biz yalnızca o parıltılı sonuca baktığımızda, aslında eksik bir tabloya bakıyoruz.

Kendimize sormalıyız: Bu yaşantıya ulaşmak için hangi bedeller ödendi? Ben aynı zorluklara göğüs germeye hazır mıyım?

Gördüğümüz her şeyin bir de görünmeyen yüzü vardır. İşte bu yüzden kıyas yapacaksak, başkasıyla değil; kendi dünümüzle kıyas yapmalıyız. Bugünümüz, dünümüzden daha umut dolu, daha emek verilmiş ve daha anlamlıysa, doğru yoldayız demektir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir. 

"Hayatta hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"

Yahya Hamurcu